Bir sokak kedisine
verebileceğiniz en büyük hediye onu kısırlaştırmaktır. Dişilik hormonu diye
adlandırabileceğimiz östrojen dişi kediler üzerinde bir çok canlıdan çok
daha fazla çiftleşme isteği konusunda kamçılayıcı etki yapar.
Ev kedileri söz konusu
olduğunda, bu hormonun baskısı ile evden kaçmak için her yolu deneyen kedi,
asla düşmeyeceği veya atlamayacağı yüksek balkonlardan bile kendini sokağa
atabilir. Çoğu kedi sahibi de kedisinin düştüğünü düşünür..
Dişi sokak kedileri ise,
sokakların zorlu şartlarında zaten başı dertteyken bir de en az 6 ayda bir
olmak üzere yavruladığı zaman gerçekten çok kötü duruma düşer. Bu sadece anneye
bakış açısından olan problemdir. Bir de doğan yavruların sokaklarda nerelere
doğduğu, bilinçsiz ailelerin çocuklarının kedi yavrularına yaptığı eziyet ve
hatalı davranışlar, yağmur, soğuk vb kötü hava şartlarında yavruların ve
annenin içine düştüğü zorlukları da düşünürsek bu problem konusunda hiç
şüphemiz kalmaz.
Şehir yaşamında bu benzer
zorluklar erkek kediler için de mevcuttur. Dişilerden farklı olarak, erkek
kedilerde erkeklik hormonu testesteron’un etkisi ile çiftleşme isteğinin
aşırı uyarılması ile, ne onları ezip öldürebilecek arabalara ne de başka
zararlar verebilecek diğer sorunlara dikkat etmeyerek, çeşitli trafik kazaları
vb sorunlar yüzünden sakat kalabilir ya da ölebilirler.
Sokak kedileri öncelikli olmak
üzere ama ev kedilerini de kapsayan tüm bu kısırlaştırmayı şart hale getiren
nedenleri göz önüne aldığımızda, neden bir kediye verebileceğimiz en büyük
hediye veya yapabileceğimiz iyiliğin kısırlaştırma olduğunu sanırım daha iyi
anlayabiliriz.
Kısırlaştırmanın önemini anladık
ve sokak kedilerine iyilik yapmak ve üremeyi denetlemek için operasyon
yaptırmaya karar verdik ama bu operasyonların hangi koşullarda ve hangi ciddi
kurallara riayet edilerek yapılması lazım bunu biliyor muyuz ?
Bunlara kısaca değinmek
istiyorum:
1- Öncelikle
kısırlaştıracağımız kedinin yaşı çok önemlidir. Erkek kediler en az 1
yaşını doldurduktan sonra, dişiler ise daha erken hiç kızgınlık geçirmeden 4-8
aylık civarından itibaren kısırlaştırılabilir. Özellikle sokak kedilerinde çok
erken yaşlarda kızgınlık dediğimiz çiftleşmeye uygun olduğu dönem başlayabilir.
O yüzden dişi yavruları iyi gözlemleyip yavruluktan çıkmalarına yakın
kısırlaştırma operasyonunu yapacak olan Veteriner Hekiminize göstererek,
operasyon için randevu kararlaştırmalısınız. Unutmayın ki bir dişi kedi bir
kere bile doğursa, en az doğan yavru 3 olsa, bunların bir tanesi bile dişi olsa
6 ay sonra yeni bir tane kısırlaştırmanız gereken dişi kediniz olacak demektir.
Tabi bu en iyi varsayımdır. Kediler 3-5 tane doğurabilirler ve doğan yavruların
hepsi de dişi olabilir.
2- Yine operasyona girecek
olan kedinin sağlıklı olması çok önemlidir. Viruslu, burnu akan, zayıf, çok
bakımsız, yaraları olan, pire vb parazitleri olan vb hasta bir kedinin
operasyona alınması uygun değildir. Bu tür sorunları olan bir kedinin önce
iyileştirilip sonra operasyonu yapılması gerekir.
3- Operasyona getirilecek
kedinin bir gece önceden aç bırakılması gerekir. Genelde sokak kedilerini
yakalamak için mama vb kullanılıyor veya operasyona gireceği sabah direk
yakalanıp getiriliyor. Bu durumda da kedinin aç olup olmadığı anlaşılamıyor. Aç
olmasının önemi ise operasyon başlangıcında veya operasyon sırasında
oluşabilecek kusmalar ve sonrasında da bu besin ve sıvıların akciğerlere
kaçması veya boğulmaya neden olabilmesidir. Ayrıca bunların hiçbirisi olmasa
bile streril hale getirilmiş operasyon alanının kusma sonrası kontamine olması
veya kirlenmesine neden olabilmesidir. En doğru hareket kısırlaştırılacak
kedilerin bir gün önceden kapalı bir yere alınması veya en son ihtimalle de
operasyonun olacağı günün öncesinde gece geç vakit yakalanarak kontrol altında
tutulmasıdır. Kedinin önüne bu aşamalarda su koymanın bir sakıncası yoktur.
4- Operasyon sonrası bakım
için bir yer ayarlanması da çok önemlidir. Sokak kedilerinin operasyon
sonrası en az bir gün müşahedede tutulması çok yararlıdır. Bu müşahade ortamı
mevsim şartlarına göre çok sıcak veya çok soğuk olmayan, altında yırtılmış
gazete, hasta bezi veya havlu gibi çiş kaçırma durumunda kedinin ıslanmasını
engelleyecek bir düzenekle olmalıdır.
5- Sokak kedisi operasyon
sonrası sokağa salındıktan sonra da en az 1 hafta izlenmeli çıkabilecek bir
komplikasyonu yakalamak açısından çok önemlidir.
Kısırlaştırma konusunda genel
olarak yararlı olabilecek bazı kurallardan bahsettikten sonra gelelim
başlığımızdaki konuya: Kısırlaştırılmış bir kedinin ameliyatından belli bir
süre sonra operasyon olduğunu anlamamız neden gereklidir ve nasıl
anlayabiliriz?
Sokak kedilerinin, Veteriner
Hekimlere kısırlaştırma operasyonu için getirilmesi hemen her zaman hayvan
severler tarafından yapılır. Bir çok şehirde ve ilçede hayvan severler
öncelikle mahallerinde yaşayan veya oraya bırakılan veya başka yerlerde
sokaklarda buldukları dişi kedileri kısırlaştırmak için uygun gördükleri veya
yakınlarındaki Veteriner Kliniklerine veya Belediye Veteriner Hekimlerine
getirirler. Daha sonra da operasyon geçiren kedilerin büyük çoğunluğu tekrar
yaşadıkları ortama bırakılır.
Sokak kedilerinde erkek
kedilerinde testis dediğimiz kastrasyon operasyonu ile alınan testesteron
üreten erkeklik organları kedinin vücudunun dışında kuyruk altında dışarıya
doğru sarkık görülebilir durumdadır. O yüzden yakalanan veya yakalanmadan
dikkatli bir gözlemle incelenen bir erkek kedinin kısırlaştırılıp kısırlaştırılmadığını
anlamak çok zor değildir. Testisleri yoksa oparasyon olmuş demektir. En kötü
ihtimalle yanlışlıkla kısır olmadığı düşünülüp Veteriner Kliniğine gelmiş bile
olsa, Veteriner Hekim kedinin operasyon olduğunu hemen görebilir.
Fakat dişi kedilerde yumurtalık
dediğimiz ovaryumlar ve rahim dediğimiz uterus kedinin karnının içindeki bir
organdır. Dolayısıyla oparasyon için karın bölgesine yapılan bir ensizyon
yardımı ile bu organlara ulaşılır ve dişilik organları kısırlaştırma amacı ile
uygun yöntemlerle alınır. Sonrasında ensizyon yapılan yani kesilen deri ve kas
bölümleri yine uygun dikişlerle kapatılarak yaranın iyileşmesi beklenir.
Operasyon öncesi ensizyonun yapılacağı bölge geniş olarak tıraşlanır. Fakat
kediden kediye değişen bir süre sonra bu tıraşlı bölgedeki tüyler uzar ve
operasyonu yapan hekiminde özeniyle çok küçük açılan ve sonradan alınmayan,
estetik dikişlerle dikilen yara yeri bulunamaz olur.
Bu şekilde sokağa bırakılan bir
kedinin, bir zaman sonra, başka bir hayvan sahibi veya nadir de olsa aynı
hayvan sahibi tarafından aynı kliniğe veya başka bir kliniğe kısırlaştırma
amacıyla yakalanıp getirilmesi söz konusudur. Bu durumda getirilen kedinin
normal prosedür ile ameliyata hazırlandığını, anesteziye alındığını, ensizyonla
karın boşluğuna girildiğini ve biraz evvel bahsettiğim ama olmayan dişilik
organlarının Veteriner Hekim tarafından aranmaya başlandığını düşünün! Hemen
her zaman bu tip operasyonlar Veteriner Hekimin cerrahi bilgi ve becerisiyle
kolaylaşır. Ama yine de çok küçük bir kesikten girerek bu organların bulunması
ve alınması işlemi için alışılmış b ir arama yöntemi vardır. Ama olmayan
organlar Veteriner Hekim için gerçekten çok yorucu ve üzücü bir durum yaratır.
Operasyon uzar ve emin olunmayan üreme organları uyutulmuş kedide aranmaya
devam edilir. Hiçbir zaman hiçbir Veteriner Hekim mesleğinde ne kadar tecrübeli
olursa olsun kısırlaştırılmış bir dişi kedinin ameliyat olduğunu anlayamaz.
Çünkü organlar çoğu zaman çok küçük ve diğer iç organların arasında saklıdır.
Ayrıca operasyon sonrasında özellikle tıraşlanmış operasyon alanının
görülmeyeceği kadar tüylerin uzayacağı bir zaman geçtiyse, karın içi bölgede
herhangi bir belirti veya bir ize rastlanmaz.
Bu durumda yaşanan nedir ? :
Veteriner Hekim ciddi anlamda demoralize olmuştur. Operasyon yarasını kapatmış
dikişleri atmıştır ama hala kedinin kısırlaştırılmış olup olmadığı hakkında
kesin bir delili yoktur. Kedi boşu boşuna anestezi altına girmiş, hayatında bir
kere yaşayacağı bir deneyimi boşu boşuna 2. defa ve daha uzun süre yaşamıştır.
Bütün bu anlattığımız
ayrıntılardan sonra gelelim bunun yaşanmasını engelleyecek en doğru ve en kesin
çözüme :
Türkiye’de özellikle yukarıda
anlattığım gibi tamamen sivil inisiyatifle hayvan severlerin duygusal ve iyi
niyeti ile yapılan bu kısırlaştırma faaliyetleri ne yazık ki belli bir düzen ve
sistem içinde olmamaktadır. Böyle olunca bulunabilecek en insancıl ve işe yarar
yöntem kısırlaştırılmış kedilerin kulaklarının yan tarafına üçgen şekilde
yapılan doğal bir kesikle karışmayacak çabucak iyileşen ama yerinde iz bırakan
bir işarettir. Bu işaret sayesinde hem hayvan severler hem de Veteriner
Hekimler, kedinin ilk yakalanma aşamasından operasyon başlangıcındaki anestezi
aşamasına kadar geçen süre için de kedinin daha önce kısırlaştırıldığını hiç
şüphesiz bir şekilde anlarlar. Ve biraz evvel anlattığım olumsuz ve gereksiz
olaylar yaşanmamış olur.
Sokak kedilerinin
kısırlaştırılmasında anlattıklarıma elimizden geldiğince uymamız onarlın
sağlığı ve menfaati açısından çok önemlidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder