23 Eki 2010

BU ÇIĞLIK DUYULUYOR MU ?


Küçücük bir can kuytu bir köşe bulmuş ve karton bir kutunun içine sığınmış gecenin soğuğundan yaşamaya çalışıyor . belki aç ,Belkide susuz koskoca bir gün geçirmiş...
Ama genede hayata sarılıp yaşamaya çalışan minicik bir kalp atıyordu o kutunun içinde herkesten habersiz,tek başına,yapayalnız. Zalim ve de merhametten uzak gösteriş budalası 5 üniversiteli genç ona çok gördüler bu yaşamı....tanrının yarattığı bu güzelliğin canını almaya hak gördüler kendilerinde her nasılsa..!! hemde acımasızca ve zalimce.. Bu 5 genç onu gecenin yarısı kutusundan çıkarıp vahşice katlettiler. Bütün egolarını tatmin ederken izlendiklerini fark etmeden...bilmeden..

Bilselerdi yaparlarmıydı sizce ? O içlerindeki vahşet duygusunu nasıl bastırırlardı bir sonraki gün hiç düşündünüz mü bunu? yakalanmasalardı eğer; o gece bir kedi yavrusuna,yarın bir insan yavrusuna yapacaklardı..!! hangimiz kıyamadığımız yavrumuza bu kırılası ellerin dokunmasını ister ki? Kendimizin bile kıyıpta elimizi kaldıramadığımız çocuklarımıza ,bu dışarıdaki hasta beyinlerin yaklaşmasına kimin yüreği dayanabilirdi ki..!!

Bu cana kıyan zalimlerin yakalandığına sevinelim mi üzülelim mi? sevindik güya....ama sevincimiz uzun sürmedi ...zira ,o genç para cezası ile kurtardı paçasını...hepimiz çileden çıktık..isyan ettik..olmaz bu kadarda dedik.

Birilerinin artık dur deme vakti çoktan geçti bile ama madem burası Türkiye cumhuriyeti ve hukuk devleti o halde bizlerde devletimizden hayvanlara yapılan suçların ceza kanunları kapsamına girmesini istiyoruz...o savunmasız canlar için burada seslerimizi duyurmaya çalışıyoruz. suç işlemiyoruz,kimseyi yargılamıyoruz,kimseye haksızlık etmiyoruz..sadece olması gerekeni istiyoruz..onların hakkını onlara vermek için mücadele ediyoruz .insan olmanın verdiği adaleti,o melekler için kullanmaya sonuna kadar mücadele edeceğiz...yılmadan,bıkmadan,usanmadan....

Artık yeter 5199 sayılı yasa değişsin bu tür suçlar ceza yasalarında yer alsın caydırıcı uygulamalar gelsin. Bunun bir kabahat değil suç olduğu kamu yöneticileri tarafından anlaşılsın. Emniyet teşkilatında hayvan polisi diye bir birim oluşturulsun bu tür suçlara müdahale edilsin.


16 Ekim cumartesi günü İstanbul, İzmir, Bursa, Ankara, Eskişehir gibi illerimizde hayvanseverler ilk kez geniş bir katılımla yürüyüş yaptılar seslerini duyurdular bu ülkede her canlının yaşama hakkı olduğunu unutmadan kamu yöneticilerinin bu çığlığı duymaları lazım.

İzmir ,Ankara,Antalya İstanbul da ki ;protesto yürüyüşlerine ve oradaki insanların hepsinin cesaretine,hayvan sevgisine,birlik ve beraberliğine,metanetine hayran kalmamak imkansız...hepsini yürekten kutluyorum. tek tek saygılarımı sunuyorum..

Yazan :ANNE KEDİ...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder