29 Şub 2012

Güvenmek... zehiri yemek diye yemek...kıvranarak ölüm...




Eskişehir  acılar içinde ölümler yaşadı kimseler duymadan. Kim bilir kim, hangi sebeple zehirli yiyecekler hazırladı. Kimselere görünmeden sokaklarda sinsi bir katil özeniyle zavallı köpeklerin peşine düştü.

Açlıkla, soğukla, dayakla savaşmaktan yorgun düşmüş dünya güzeli zavallı köpekler... Kendilerine yaklaşan iki ayaklı her mahlukatı insan sanmak gibi bir  yanılgıları var bu canım hayvanların. Zehir içeriye işlerken parçalanan organlarının acısıyla kıvranmaya başladıklarında ise çok geçtir. Sokak aralarında yollarda yığılır kalırlar acılar içinde. Açlık, soğuk, hastalık, dayak, "KAÇMAKTAN İBARET BİR HAYAT"  büyük işkencelerin sonuncusuyla bitiverir kimseler duymadan... Peki neden?

Bu kadar acımasız, bu kadar zalim, duyarsız insanlarla yaşamaktan korkmuyor musunuz? Gözünü kırpmadan bir canlının canına kast edebilenlerle... Oysa korkmalısınız. Vahşet ve şiddet adres seçmez çünkü. Durdurulmadıkça, kanıksandıkça hedefini büyütür. Bu gün köpekler yarın insanlar bile dememe gerek yok. Hem köpekler, hem insanlar, çocuklar...

Görüyorsunuz işte. Bir yerden durdurulmalı derken bunu diyoruz. Eskişehir büyük bir vahşet yaşadı kimseler duymadan. Biz duyduk, canımız yandı, isyan edip bulun şu katilleri dedik. Bulunur mu bilmem. Bulunursa adil bir dünya için umut olur. Bulunmazsa, bulundurulmazsa... İşte o zaman siz çirkin hayvan katilleriyle aynı toplumda yaşamaya katlanacaksınız. Yıllar önce İstanbul'da yakaladığı sokak köpeklerine öldürene kadar tecavüz eden kerli ferli bir zatın oğlu vardı. Bulunmuştu ama bulunmaması sağlanmıştı; çeşitli insani sebeplerle.

Saklanan sapıklık, saklanan cinayet, saklanmaya çalışılan iğrençlik durduğu yerde durabilir mi? Durmadı. Patladı. Çünkü, korunduğu kadar haklı olduğunu düşünerek sapıklığını küçük çocuklara yöneltiverdi günün birinde.  Şimdi siz verin kararınızı. Katil "can alan" olduğuna göre. Katille komşu, arkadaş, iş arkadaşı, dost olmak mı tercihiniz? Benim, bizim tercihimiz bu değil! 

Eskişehir'de  koyu karanlık ölümler yaşandı büyük acılarla. Belki bu sizin sorununuz değil diyorum her zamanki gibi. Ama her defasında "olmaz böyle şey" diyebilen bir pırıltılı yürekli insan çıkıp benim de sorunum dediği için umuttan vazgeçmiyorum. Hayvanların yaşam haklarına saygı duyamayanların medeniyetten, haktan, insanlıktan sözetme haklarını bir kere daha sorgulayarak bakın dünyaya diyorum. Sağlıcakla ve yaşama hakkının tartışılmadığı  günler dileğiyle

Av. Hülya Yalçın 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder