19 Mar 2012

Eceliyle Ölme Hakkı..



     Bir modadır sürüp gidiyor, “uyutma”. Hayvan severler iyi bilirler bu sözcüğün anlamını. Veteriner hekim tarafından tedavisi imkansız olarak düşünülen, öyle olduğuna karar verilen hayvanlar uyutulur, yani öldürülür.
***
     Bazılarının hoşuna gidiyor bu sözcük. Öyle ya uyumak güzel değil mi? Acıların, sıkıntıların sona eriyor. Bir de bu uyuma sonsuza kadar olursa, ohh  ne güzel işte, yat yattığın yerde. Yemek içmek derdi yok, üşümek, sokak sokak dolaşmak, bir sıcak el teması, bir tatlı bakış için dilencilik etmek yok. Uyuyacak tatlı tatlı, acıları son bulacak.
***
     Bu şekilde düşünenler vardır eminim. Aksi olsaydı, yani “Durun kardeşim ne uyutması,  bu resmen o masumun isteği dışında, iradesi dışında ölümüne karar vermektir. Olur mu öyle şey, belki o hasta, sakat halinde de yaşamak isteyecek, belki sizin çözümsüz gördüğünüz hastalığına başka bir hekim çare üretecek ya da zaman içinde iyileşecek” diye diretenler çok olsaydı eğer, bu uyutma modası bu kadar camiayı sarmaz, herkeslerin diline pelesenk olmazdı.
***
     Şimdi durduk yerde nerden geldi aklıma bu onaysız ötenazi konusu diye merak edenleriniz olmuştur. Sabah gazeteleri karıştırırken bir resimli haber ilişti gözüme, fotoğrafın üzerindeki yazıda “Pençe pençeye 21 yıl” yazılmış. İki büyük kedi, Afrika arslanlarıymış, Shiba ve Juma. ABD’deki Pittsburg Hayvanat Bahçesi’nin adeta maskotu olmuş bir çift.
***
     21 yıllarını birlikte geçirmişler. Sonrasında hayvanat bahçesinin aslan kralı Juma, yaşa bağlı hastalıklarla mücadele etmeye başlamış, veterinerler üzülerek(!) Juma’yı uyutmaya karar vermişler.
***
     Juma’daki değişimi fark eden Shiba, son zamanlarında ona her vakittekinden daha fazla ilgi ve özen göstermiş, saatlerce yanından ayrılmadan onunla ilgilenmiş. Juma uyutulduktan sonra günlerce yemeden içmeden kesilen Shiba, şimdi yalnız hayatını yaşamaya çalışıyormuş.
***
     İşte “Aslanlar gibi aşk yaşadılar” başlıklı bu haberi okuyunca hep içimde dert olan bu uyutma konusunu bir dillendireyim dedim.
***
     Juma 21 yaşındaymış, kediler için oldukça iyi bir yaş. Yaşlılığa bağlı sağlık sorunları dışında da bir şeyi yokmuş garibimin. Uyutma neden? İnsanlar yaşlılarını, “dur romatizmaları azdı, kulakları iyi işitmez oldu, günlerinin uzun saatlerini uyuyarak geçiriyor, hafızası zayıfladı, gözleri seçmez oldu, dişleri kesmez oldu, yeter artık ne uğraşsın bu sağlık sorunlarıyla, uyutuverelim de hem o huzura kavuşsun hem de biz” diyorlar mı? Yaşamının sonuna kadar onlara bakma, kollama, yanlarında olma adına emek harcamıyorlar mı?
***
     Ötenazi denilen kavram -ki bu çok az ülkede serbest- kişinin kendi özgür iradesi ile hayatını sonlandırması kararıdır, hangi veteriner ya da hayvan sahibi hayvanının onayını alarak onların ölümüne karar veriyor? Var mı böyle bir şey? Yok! Ee o halde nedir bu uyutma da uyutma. Gözlerinizin içine bakan, yemek yemek, su içmek isteyen bir canlıyı ne demeye onun onayı alınmaksızın öldürüyor ve bunun adını da bir güzel “uyutma” olarak koyuyorsunuz. Bence bu hayvan severlere bir dayatmadır.
***
     Masum canların uyutulması konusunda çabuk karar vermesin sahipleri. “Tamam” deyip kafalarını sallamasınlar, yaşatabilme adına zor olan, ama insani, vicdani olan yolu seçsinler. Uğraş versinler, çaba harcasınlar. Felçli olarak senelerce sahipleriyle birlikte mutlu mesut yaşayan ne kadar çok kedi, köpek hikayesi biliyorum ben. Kolay yoldan “öldür”e onay vermeden, onları yıllarca yaşatan ne kadar çok can dostu tanıyorum. Olmamış, olmamış “pençe pençe ye 21 yıl aslanlar gibi aşk yaşayan” o canlardan birisinin, sadece yaşlılık sorunlarına bağlı olarak uyutulması hiç olmamış. Bıraksalar da eceliyle ölseydi olmaz mıydı?.

    
ECE BİLGİN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder