Köpekler
bize karşılıksız sevgi veren sadık dostlarımızdır. Belli aralarla televizyon ve gazetelerde
pitbul ırkı köpekler ve saldırganlıkları ile ilgili haberler çıkıyor. Ne yazık
ki bazı ulusal televizyonlar ve gazeteler özellikle böyle insanları korkutacak
ve dehşete düşürecek konular olduğu zaman günlerce aynı haberi tekrar tekrar
vererek o konuda hiç bir korkusu olmayanda bile şüpheler veya fobiler
oluşturuyorlar. Kim olursa olsun ben dahil televizyonda bir köpek tarafından
ısırılıp yaralanan bir insan gördüğümüzde haklı olarak dehşete düşüyoruz . Aynı
şekilde bir trafik kazası sonrası ölüleri veya yaralıları ya da parçalanmış
araçları da görsek şoke oluyoruz. Buna benzer insanlar üzerinde dehşet
uyandıran haberler özellikle bazı televizyon kanallarında rayting amaçlı olarak
arka arkaya bir kaç gün tekrar tekrar gözümüze sokularak çoluk çocuk ailecek
hepimize farkında olana kadar seyrettiriliyor. Ya da aynı konular tekrar
pişirilip önümüze yeni habermiş gibi getirilebiliyor. Sonuç olarak ne yazık ki
bu tür dehşet görüntüleri bazı kanalların haber programlarının seyredilme
oranını arttırıyor.
Bir köpeğin bir insana veya bir çocuğa
saldırışını seyrettiğiniz zaman bu olayın nedenleri üzerinde hiç durmadan direk
olayın dehşetinin etkisinde kalıyorsunuz ve bir yandan da arka fonda durmadan
tahrik edici bir sesle sanki bir boks maçı anlatır gibi olayı daha da korkunç
hale getirmeye çalışan spikerin sesiyle tam anlamıyla şoke durumunda sadece ve
sadece bu köpeklerin bir ölüm makinesi olduğunu ve zaten doğuştan insanlara
veya hayvanlara saldırmak için yaratıldıklarını düşünüyorsunuz. Halbuki tüm bu
saldırgan psikopat pitbull’ların(Bütün pitbullar saldırgan ve psikopattır
demiyorum dikkatinizi çekerim!) arkasında onları saldırı konusunda eğiten,
yetiştiren ve bu köpekleri bir silah gibi kullanmak isteyen saldırgan ruhlu
insanlar var. Yani köpek her zaman yaptığı gibi doğasının ana yapısını
oluşturan insana , diğer bir deyişle sahibine olan sevgisi ve itaatinin sonucu
olarak sahibinin istediği ve bu konuda inanılmaz zorlayıcı ve tahrik edici
eğitimleri ile yönlendirdiği görevini sonucunda ölmek pahasına yapmaya çalışıyor.
Köpekleri bir bütün olarak düşündüğümüzdezaten tüm yaşamları boyunca insanların isteklerini büyük bir hevesle ve karın
tokluğuna yaptıklarını görmüyor muyuz? Avcılıkta ava yardımcı, bekçilikte gece
gündüz görev başında evimizi, malımızı, sürülerimizi koruyan, evlerimizde
çocuklarımız ve bizlerle dostluğunu paylaşan, depremde göçük altında kalanları
kurtarma da insanların giremedikleri derinliklere kadar girip belki bir insanın
canını kurtarırım diye hayatını tehlikeye atan, polisimizin uyuşturucu ararken
veya diğer görevlerinde yanı başında silahı kadar yararlı ve güven verici,
hemen tüm askeri birliklerde güvenlikte en ön saflarda görev alan, yurdumuzda
fazla yaygın olmasa da körlere göz olan, kısaca insanın yaşamının bir çok
safhasında her zaman en önde ve sahibinin isteklerini yerine getirme konusunda
sadece karın tokluğuna mızmızlanmadan gece gündüz görev yapan köpekler değil
midir ?
Bütün bunları düşündüğümüzde köpekler asla
insan yaşamındaki bir kurt veya aslan gibi değildir. Onlar her zaman insanların
en sadık dostu olma mertebesinde olmuşlar ve gelecekte de olacaklardır. Onlar
bizlere ve özellikle çocuklarımıza karşılıksız sevmenin ne demek olduğunu
anlatacak dostlarımızdır.
Şimdi bir genç kız olan kardeşim yıllar önce
hiç unutmadığım bir şey söylemişti. Çok küçücüktü ama yüreği hayvanlar ve her
şeye karşı o zamanda şimdi olduğu gibi sevgi doluydu. Bu söylediği birkaç
kelime aslında o kadar anlamlıydı ki sizlerle paylaşmalıyım ; ‘’Abicim,
insanlar hayvanları tanımadıkları için onlardan korkuyorlar değil mi? Tanısalar
onlardan korkmaları için hiçbir neden olmadığını anlarlardı.’’
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder